15 Ekim 2010

Ne ola ki bu "Sodyum Lauryl Sülfat ve Sodyum Laureth sülfat (SLS-SLES)"...

 Bu gün sizi ciddiyete davet edip , son dönemde bu konularda uzman olan bir arkadaşımdan öğrenmiş olduğum bu "zararlı kimyasalı" sizlerle paylaşmak istiyorum . İşte size internetten araştırarak ulaştığım bilgiler : 

"Bu yazıda, yaklaşık otuz senedir süren ‘SLS kanserojendir/kanserojen değildir!' tartışmasının özetini bulacaksınız . Hindistan cevizinde bulunan yağ asitine basitçe sodyum ve sülfat eklenerek elde edilen bu kimyasal maddenin ismini herhangi şampuan veya diş macununun içindekiler kısmında görmek mümkün . Her daim kullandığınız diş macunun arkasında bu maddenin ismini okumaktan sıkıldığınız günlerden birinde , internette bu konuda küçük bir arama yaptığınızda fark edebiliyorsunuz bunu . SLS ve türevleri (sodium laureth sulfate, ammonium laureth sulfate, sodium lauryl ether sulfate) temizlik sektörüne el atmış en kalabalık ailelerden birisidir . Bu ailenin en rütbeli elemanı olan ve ayrıca aileye ismini veren sodyum lauryl sülfat'ın , şöhretini kanserojen olabilme özelliğini gizli tutmak gibi birtakım gayrimeşru yollarda kullandığı öne sürülüyor.
Öncelikle SLS'nin avantajları şu şekilde özetlenebilir ;
- Sabun köpüğünü daha aktif hale getirir , köpük miktarını artırır,
- Emülsiyon özelliği nedeniyle fazla yağ ve kiri saç ve deriden uzaklaştırır,- belki de bu kadar çeşitli alanlarda kullanılmasının en önemli sebebi , üretimi "gayet ucuzdur".
Zararları ;
— Çocuklarda göz gelişimini engeller ( -ki bu madde bebek şampuanlarında dahi var,"dalin"miş,"sebamed"miş hiç güvenmeyin , yıllarca yıkadık valla çocuğu...:((
— Derinin zarar görmesine yol açar,
— Kök hücrelerine zarar vererek saç dökülmesine sebebiyet verir !!!!
— Kalp ve ciğer gibi organlara kadar girerek iltihaplara yol açar.

SLS'nin bu olası zararları konusunda ihtilaf var . ‘Zararsızdır' içerikli yazılardan, ‘tamamen zararlıdır' diye bas bas bağıran yazılara kadar bir sürü yazı bulabilirseniz internette . Yine de , bu kadar tartışma içinde bazı bilimsel bulgular vermek mümkün . SLS'nin trietanolamin (TEA), dietanolamin (DEA), monoetanolamin (MEA) gibi bileşiklerle , vücuda teması halinde dahi zarar verebilecek olan nitrozoamin (ing. nitrosamines) leri oluşturur . ‘İlla SLS kullancam , o benim hayatımın anlamı' diyenlerin SLS ' yi en azından bu bileşiklerle birlikte kulanmaması bu kişilerin son kullanma tarihini artıracaktır inancındayım . Bunun yanında altta referanslarını verdiğim birtakım araştırmalarda ise SLS'nin %2'den fazla kullanımı sonucunda yukarda saydığım zararlara yol açtığı tespit edilmiştir . Bu araştırmalarda beni rahatsız eden en önemli cümle ise , birçok üründe bu oranın %20'den fazla olduğunu belirteniydi . Uçurum gayet açık . SLS kullanmaya devam etmek veya tamamen organik ürünler kullanmak ".
(Ben metni "yeniforumuz.biz" sitesinden aldım ,ama pek çok site aynı metni paylaşmış...)
Peki sen buldun mu  mesela sls içermeyen şampuan derseniz...Bioxin de yokmuş..., ama tabii o saç dökülmesi için . Ayrıca UNI yeni doğan şampuanı var ,ön yüzünde bas bas SLS/SLES içermez yazıyor , ama arka yüzdeki içerikde var,anlayamadım orayı....En garantilisi sabun.., doğal sabunlar ...Tabi saçı yapış yapış yapıyor , ama sonrasında saçlara bir miktar kremle sorun halledilebilir , komple zararlı bir şeyle yıkamaktan iyidir . ( Bizler yıllarca" ay o şampuan mı iyi , bu mu saçı dökmez" derken "çözümü esas sorun yaratan şeyde" arıyormuşuz !!) .
Uzun vadade ne zarar verir ,  her tarafımız kimyasallarla çevrilmişken kafaya ne kadar takmalı bilemem ama . Saçım dökülüyor , her yolu denedim diyenlere -ki onlardan biri de benim , bir de sabunu öneriririm , denemesi bedava değil , ama ucuz ....
(Artık onlarında PH'ı uygun olan , en safı falan araştırılır , daha oralara gelmedim:)





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

yorumlarınızı bekliyorum